12-19-2011, 05:05 AM
Osmanlı padişahlarının beşincisi
Saltanatı: 1413-1421
Babası: Yıldırım Bayezid- Annesi: Devlet Hatun
Doğumu: 1379 Vefatı: 26 Mayıs 1421
Osmanlı Devleti'nin ikinci kurucusu. Babası Sultan Yıldırım Bayezid Han, annesi Germiyanoğlu Süleyman Şah'ın kızı Devlet Hatun'dur. Küçüklüğünden itibaren devrin en yüksek alimlerinden ders aldı. Din ve fen ilimlerini öğrendi. 1393'te devlet idaresinde tecrübe sahibi olmak üzere Amasya'ya sancak beyi tayin olundu.
Çelebi Mehmet, Ankara savaşından sonra parçalanan Osmanlı topraklarını yeniden bir idare altında birleştirmek için fetret devrinde (1402-1413) kardeşleri Süleyman, İsa ve Musa Çelebiler ile mücadele etti. En son 1413'te Çamurlu mevkiinde, Musa Çelebi kuvvetlerini bozguna uğrattıktan sonra, Edirne'de tahta çıktı. Böylece Osmanlı Devleti'ni karşılaştığı bu büyük bunalımdan kurtararak devletin birliğini sağlayan Çelebi Sultan Mehmet, ilk olarak elden çıkan toprakları geri almaya çalıştı.
1414'te Anadolu üzerine yürüyerek Aydınoğlu Cüneyd beyin elinden Kayacık, Nif ve İzmir'i aldı. Karamanoğulları'na ait Konya'yı muhasara etti ise de İkinci Mehmet'in af dilemesi ve tabiiyetini arz etmesi üzerine barış yapıldı. Ancak Karamanoğlu'nun sözünde durmaması üzerine Sultan Mehmet, Şehri ikinci defa kuşatarak zaptetti (1415). Daha sonra yapılan antlaşmayla Konya'yı Karamanoğulları'na bırakan Sultan, Beypazarı, Sivrihisar, Akşehir, Yalvaç ve Beyşehir kalelerini ülkesine kattı.
Bundan sonra, evvelce Musa Çelebi ile birleşerek kendisine karşı hareket eden ve vergisini de göndermeyen Eflak beyi Mirça üzerine yürüyen Sultan, onu Yer-Göğü'de mağlup etti. Mirça, üç yıllık vergisini ödediği gibi, oğlunu da rehin olarak bıraktı. Rumeli'den dönüşünde Candaroğulları üzerine yürüdü. Tosya, Çankırı ve Kalecik'i ele geçirdi. 1416 ve 1420'de ilk defa Tuna ırmağının kuzeyine geçerek Basarabya'ya girdi.
Çelebi Mehmet devrinin en önemli iç hadisesi Şeyh Mahmut Bedrettin isyanıdır. İslam'a uymayan sapık fikirlerini halk arasında yayan Şeyh Bedrettin'in çıkardığı isyan kısa sürede Karaburun'dan Amasya'ya kadar yayıldı. Ancak ülkeye tek başına hakim olduğu günden beri Şeyh Bedrettin'in hareketlerini dikkatle takip eden Sultan, Şeyhin ve taraftarlarının başlattığı bu ayaklanmayı zamanında bastırmaya muvaffak oldu. Yakalanan Şeyh Bedrettin İslam alimlerinin fetvası üzerine idam edildi.
Aynı yıl Rumeli'de taht mücadelesine giren ve Düzmece Mustafa olarak da bilinen kardeşi Mustafa Çelebi'yi yenilgiye uğrattı. Mustafa Çelebi kaçarak Bizans imparatoruna sığındı. Bu olaydan kısa bir müddet sonra Sultan, Edirne'de avlanırken rahatsızlandı ve çok geçmeden de 26 Mayıs 1421'de vefat etti. Naşı Bursa'ya getirilerek Yeşil Türbe'ye defnedildi.
Osmanlı Devleti'nin ikinci kurucusu kabul edilen Çelebi Mehmet, sabırlı, azim ve irade sahibi, sözüne ve vaadine sadık, vakur bir hükümdar idi. Sekiz yıllık saltanatını Allhü tealanın dinine hizmet etmek ve yolunu yaymak için kuvvetli bir devlet kurmaya feda etti. Küçük ve büyük yirmi dört muharebede bulunarak kırka yakın yara aldı. İçte ve dışta daimi olarak din ve devlet düşmanlarıyla mücadele halinde iken yazdığı bir şiiri:
"Cihan hasm olsa, Hakk'tan nusret iste!
Erenlerden dua vü himmet iste!"
beytiyle başlamaktadır.
Çelebi Mehmet, memleketindeki refahtan diğer müslümanlara da pay vermek, Resul-i Ekrem'in mübarek komşularının dualarını almak için her sene onlara hediyeler gönderme adetini başlattı. Sürre alayı adı verilen bir heyetle gönderilen hediyeler, Mekke ve Medine'deki mübarek yerlerin tamir ve bakımı ile fakirlerin yiyecek ve giyecekleri için sarf edilirdi.
Memleketin imarına büyük önem veren Sultan, Bursa'da Yeşil Türbe ile bir cami, medrese ve imaret, Edirne'de bir cami ve bedesten, Amasya'da da oğlu Kasım için bir türbe yaptırmıştıR...
Saltanatı: 1413-1421
Babası: Yıldırım Bayezid- Annesi: Devlet Hatun
Doğumu: 1379 Vefatı: 26 Mayıs 1421
Osmanlı Devleti'nin ikinci kurucusu. Babası Sultan Yıldırım Bayezid Han, annesi Germiyanoğlu Süleyman Şah'ın kızı Devlet Hatun'dur. Küçüklüğünden itibaren devrin en yüksek alimlerinden ders aldı. Din ve fen ilimlerini öğrendi. 1393'te devlet idaresinde tecrübe sahibi olmak üzere Amasya'ya sancak beyi tayin olundu.
Çelebi Mehmet, Ankara savaşından sonra parçalanan Osmanlı topraklarını yeniden bir idare altında birleştirmek için fetret devrinde (1402-1413) kardeşleri Süleyman, İsa ve Musa Çelebiler ile mücadele etti. En son 1413'te Çamurlu mevkiinde, Musa Çelebi kuvvetlerini bozguna uğrattıktan sonra, Edirne'de tahta çıktı. Böylece Osmanlı Devleti'ni karşılaştığı bu büyük bunalımdan kurtararak devletin birliğini sağlayan Çelebi Sultan Mehmet, ilk olarak elden çıkan toprakları geri almaya çalıştı.
1414'te Anadolu üzerine yürüyerek Aydınoğlu Cüneyd beyin elinden Kayacık, Nif ve İzmir'i aldı. Karamanoğulları'na ait Konya'yı muhasara etti ise de İkinci Mehmet'in af dilemesi ve tabiiyetini arz etmesi üzerine barış yapıldı. Ancak Karamanoğlu'nun sözünde durmaması üzerine Sultan Mehmet, Şehri ikinci defa kuşatarak zaptetti (1415). Daha sonra yapılan antlaşmayla Konya'yı Karamanoğulları'na bırakan Sultan, Beypazarı, Sivrihisar, Akşehir, Yalvaç ve Beyşehir kalelerini ülkesine kattı.
Bundan sonra, evvelce Musa Çelebi ile birleşerek kendisine karşı hareket eden ve vergisini de göndermeyen Eflak beyi Mirça üzerine yürüyen Sultan, onu Yer-Göğü'de mağlup etti. Mirça, üç yıllık vergisini ödediği gibi, oğlunu da rehin olarak bıraktı. Rumeli'den dönüşünde Candaroğulları üzerine yürüdü. Tosya, Çankırı ve Kalecik'i ele geçirdi. 1416 ve 1420'de ilk defa Tuna ırmağının kuzeyine geçerek Basarabya'ya girdi.
Çelebi Mehmet devrinin en önemli iç hadisesi Şeyh Mahmut Bedrettin isyanıdır. İslam'a uymayan sapık fikirlerini halk arasında yayan Şeyh Bedrettin'in çıkardığı isyan kısa sürede Karaburun'dan Amasya'ya kadar yayıldı. Ancak ülkeye tek başına hakim olduğu günden beri Şeyh Bedrettin'in hareketlerini dikkatle takip eden Sultan, Şeyhin ve taraftarlarının başlattığı bu ayaklanmayı zamanında bastırmaya muvaffak oldu. Yakalanan Şeyh Bedrettin İslam alimlerinin fetvası üzerine idam edildi.
Aynı yıl Rumeli'de taht mücadelesine giren ve Düzmece Mustafa olarak da bilinen kardeşi Mustafa Çelebi'yi yenilgiye uğrattı. Mustafa Çelebi kaçarak Bizans imparatoruna sığındı. Bu olaydan kısa bir müddet sonra Sultan, Edirne'de avlanırken rahatsızlandı ve çok geçmeden de 26 Mayıs 1421'de vefat etti. Naşı Bursa'ya getirilerek Yeşil Türbe'ye defnedildi.
Osmanlı Devleti'nin ikinci kurucusu kabul edilen Çelebi Mehmet, sabırlı, azim ve irade sahibi, sözüne ve vaadine sadık, vakur bir hükümdar idi. Sekiz yıllık saltanatını Allhü tealanın dinine hizmet etmek ve yolunu yaymak için kuvvetli bir devlet kurmaya feda etti. Küçük ve büyük yirmi dört muharebede bulunarak kırka yakın yara aldı. İçte ve dışta daimi olarak din ve devlet düşmanlarıyla mücadele halinde iken yazdığı bir şiiri:
"Cihan hasm olsa, Hakk'tan nusret iste!
Erenlerden dua vü himmet iste!"
beytiyle başlamaktadır.
Çelebi Mehmet, memleketindeki refahtan diğer müslümanlara da pay vermek, Resul-i Ekrem'in mübarek komşularının dualarını almak için her sene onlara hediyeler gönderme adetini başlattı. Sürre alayı adı verilen bir heyetle gönderilen hediyeler, Mekke ve Medine'deki mübarek yerlerin tamir ve bakımı ile fakirlerin yiyecek ve giyecekleri için sarf edilirdi.
Memleketin imarına büyük önem veren Sultan, Bursa'da Yeşil Türbe ile bir cami, medrese ve imaret, Edirne'de bir cami ve bedesten, Amasya'da da oğlu Kasım için bir türbe yaptırmıştıR...